25 Nisan 2017 Salı

Hayır ve Ötesi'nin referandum raporu: Ölmüş yurttaşa oy kullandırıldı | Akademi Dergisi

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, referandum, evet, hayır, mühürsüz oy, yskakp'nin gerçek yüzü, chp, Fethullah Gülen, hayır ve ötesi, Recep Tayyip Erdoğan, akp'nin gerçek yüzü,


16 Nisan'da yapılan Anayasa değişikliği referandumunda 'Hayır' oylarını korumak için yola çıkan bağımsız yurttaş hareketi 'Hayır ve Ötesi' referandum raporunu açıkaldı. Raporda Urfa'da ölen bir yurttaş adına oy verildiği belirtildi. Karşılaştıkları diğer usulsüzlükleri de anlatan uzmanlar referandumun iptal edilmesi gerektiğini savundu.

YSK (Yüksek Seçim Kurulu) tarafından açıklanan sonuçları inceleyen kapsamlı rapor, Makina Mühendisleri Odası'nda yapılan sunumla kamuoyuna duyuruldu.

Hayır ve Ötesi gönüllüsü hukukçular, istatistikçiler, veri analistleri, siyaset bilimciler ve yazılımcılar tarafından hazırlanan rapor, referandumun iptal edilmesini gerektirecek düzeyde soru işaretlerinin oluştuğunu söylüyor.

'Hayır ve Ötesi' gönüllüsü Melis Akyürek, YSK verilerini, sahadan ve dost kurumlardan derledikleri sonuçlarla kendi alt yapıları üzerinden karşılaştırdıklarını söyledi.

Akyürek, Hayır ve Ötesi'nin referandum günü yaşanan usulsüzlüklere dair itiraz ve müdahaleleri belgeleriyle derlediğini ve kamuoyuna yansıyan vakalarla birlikte değerlendirerek raporlaştırdığını kaydetti.

'URFA'DA ÖLÜ YURTTAŞ OY KULLANDI'

Hayır ve Ötesi Koordinasyon Kurulu'ndan Doğan Ergün hazırlanan raporda, blok oy kullanımı ve bir takım anormallikler tespit ettiklerini ifade etti.

Ergün, 2010 Anayasa değişikliği referandumunda Fetullah Gülen'in;

➥ "Mümkün olsa mezardan ölüler kalkıp oy kullansa" sözünü hatırlatarak, 16 Nisan referandumunda Gülen'in hayalini kurduğu mezardan ölülerin kalkması hayalinin gerçeğe döndüğünü şu sözlerle aktardı: "Şanlıurfa'nın Eyyübiye ilçesinde 2178 no'lu sandığında kayıtlı E.E isimli 01 Ocak 1942 doğumlu yurttaşın 31 Mart 2017 tarihinde hayatını kaybettiği tespit edilmiştir. Ancak söz konusu sandıkta kayıtlı herkesin oy kullandığı görülüyor."

'7 BİN 48 SANDIKTA OY SAYISI SEÇMEN SAYISINA EŞİT YA DA DAHA FAZLA'

Ergün sandıktaki usulsüzlükleri şöyle sıraladı: "7 bin 48 adet seçmen sandığında kullanılan oy sayısı ilgili sandıktaki seçmen sayısına eşit veya o sayıdan daha fazla. 2 bin 397 sandıkta oy kullananların sayısı seçmen sayısından fazla. Çıkan sonuçlara göre, 1 milyon 672 bin 249 yurttaşın tamamının seçmen listelerinin kesinleştiği 10 Mart 2017 tarihinden itibaren kimse hayatını kaybetmemiş, er/erbaş olarak silah altında bulunmuyor."

'HAYIR PARTİLERİNİN SEÇMENLERİ BUHARLAŞTI MI?'

Ergün, 7 Haziran ve 1 Kasım 2016 seçimlerinde ihmal edilmeyecek derecede HDP ve CHP seçmenine sahip olduğu anlaşılan birçok il ve ilçede 16 Nisan referandumunda yüzde 95 'Evet' oyunun çıktığını söyledi.

"Hayır' partilerinin seçmenleri buharlaştı mı" diye soran Ergün, "Hakkari'nin Şemdinli ilçesinin Konur köyünde 7 Haziran seçimlerinde 442, 1 Kasım'da 263 oy çıkaran HDP ve CHP 16 Nisan referandumunda yalnızca 16 'Hayır' oyu çıkardı" dedi.

'MİLYONLARCA MÜHÜRSÜZ OY PUSULASI KABUL EDİLDİ'

"Referandum meşruiyetini yitirmiştir" diyen Ergün'ün rapordan aktardığı diğer başlıklar ise şöyle:

➥ "YSK'nın mühürsüz oy pusulaları ve zarfları hakkındaki kararı kanun dışıdır. Aynı YSK yurt dışı ilçe seçim bölgesi 472 no'lu sandıkta mühürsüz pusulaların kabul edilmeyeceğine karar verdi. Milyonlarca mühürsüz oy pusulası kabul edildi. Bu durum usulsüzlük ve kanuna aykırılık içermektedir. Açık sayım ilkesi ihlal edildi. Muhalefet partilerinin sandık kurulu üyeleri meşru ve hukuki bir gerekçe olmaksızın iptal edildi. Müşahitlerin ve yurttaşların sayımı gözlemlemesi silah yoluyla engellendi.

'KANUNLAR ÇİĞNENMİŞTİR'

Avukat Damla Atalay da YSK'nın mühürsüz zarf ve oy pusulalarını kabul etmesiyle kanunların çiğnendiğini belirtti.

YSK'nın internet sitesinde yayınlanan gerekçeli kararın hukuken yok hükmünde olduğunu söyleyen Atalay;

➥ "298 sayılı 'Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun'un 98. ve 101. maddeleri kuşkuya yer bırakmayacak şekilde, mühürlü olmayan oy pusula ve zarfların geçersiz kabul edilmesi gerektiğini açıklamaktadır. YSK'nın bu konuda kendisinin verdiği onlarca kararın, 298 sayılı kanunun ve emsal AYM kararının arkasından dolanarak yorum yoluyla geçerlilik kararı vermesi Türkiye hukuk tarihi açısından skandal niteliğindedir.

 ➥İkincisi; ''Usul esastan önce gelir' ilkesi Türk hukuk sisteminin temel direklerinden biridir. Referandumdaki halk oylamasında mühürsüz oyların kullanılması seçmen iradesinin tecelli edip etmediğine ilişkin açık bir şaibe yaratmaktadır. YSK hile yapılıp yapılmadığının incelenmesine dahi lüzum görmemektedir. Usul bu nedenle önemlidir. YSK bunu bilmeyecek bir kurum değildir" dedi.

21 Nisan 2017 Cuma

Organize işler: Mühürsüz oylar basım aşamasında çalındı. Dışarıda 'Evet' vurulup sandıklara atıldı. | Akademi Dergisi

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, referandum, 16 nisan, yskakp'nin gerçek yüzü, mehmet hadimi yakupoğlu, mühürsüz oy, chp, hdp, ysk, bülent tezcan, yolsuzluk ve usulsüzlükler,

ORGANİZE İŞLER: MÜHÜRSÜZ OYLAR BASIM AŞAMASINDA ÇALINDI. DIŞARIDA ‘EVET’ VURULUP SANDIKLARA ATILDI

Referandum sürecinde mühürsüz oylarla ilgili YSK’nın kararı tartışılmaya devam ediyor. Gündemdeki yen iddia ise referandumun sorgulanmasına neden olan mühürsüz oy pusulalarının bir bölümünün seçim kurullarına gönderilen paketlerde çıkmayan eksik oylar olduğu yönünde. Referandum sürecinde birçok sandıkta 420’lik paketler halinde gönderilmesi gereken zarf ve pusulaların eksik olduğu bilgisi geldi. YSK bu duruma ‘paketleme hatası’ dedi. CHP bu durumu da gündeme getirdi ve YSK’dan eksik pusula sayısı tespiti istedi. Fakat bu reddedildi.

CHP’li Bülent Tezcan ise; “Çalınan pusulalara dışarıda tercih mühürleri vuruldu, sonra da sandıklara sokuldu. ‘Mühürsüz pusulalar geçerli’ kararıyla da hileli oylar geçerli oldu. Paketleme hatası dedikleri şey aslında milli iradeyi paketleme. YSK Başkanı oyların filigranlı olduğunu söylüyor. Filigranlı olması gerçek olduğu anlamına gelmez. Oyların çalınmasına izin verir sonra da mühürsüzü geçerli sayarsan filigranı olsa ne olur olmasa ne olur?” dedi.

Anayasa değişikliğinin oylandığı referandumun meşruiyetinin sorgulanmasına gerekçe oluşturan mühürsüz oy pusulaları ve zarflarla ilgili tartışmalar sürerken “Mühürsüz oylar sandık kurullarına ulaşan paketlerdeki eksik oylar mı?” sorusunu gündeme getirdi.

Cumhurbaşkanının halkoyuyla seçilmesi düzenlemesi sırasında doğrudan ihale yetkisi alan Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 16 Nisan Referandumu’nda kullanılacak oy pusulaları ve zarfların basım işini cezaevlerinin İş Yurtları’na verdi. Filigranlı kâğıt da YSK tarafından temin edildi ve iş yurtlarına teslim edildi. Basımı yapılan zarf ve pusulaların seçim kurullarına 420’lik paketler halinde gönderilmesi istendi.

Eksikler için yeniden basım

Paketler ilçe seçim kurullarına gönderildikten sonra sayım yapan bir sandık kurulu başkanı, pusula ve zarfların eksik olduğunu tespit etti. Paketlerden çıkan oylarla olması gerekenler arasında 40 pusulaya kadar eksik oy olduğu görüldü. Aynı kurula ulaşan başka paketlerde de eksikler bulunduğunun görülmesi üzerine durum YSK’ye iletildi. YSK de ilçe seçim kurullarından rastgele paketler seçerek sayımının yapılmasını istedi. Yapılan sayım sonucu ilçe seçim kurullarından çok sayıda “paketler eksik” bildirimi geldi.

Eksikliğin nedeni; “Makine ile yapılması gereken paketleme yetişmeyeceği kaygısı ile elle de yapılmış, hatta ağırlıkları tartılarak yapıldığı da söyleniyor” diye açıklandıktan sonra eksikler için yeniden pusula ve zarf basımı yapıldı. Önceki uygulamalarda eksikler için her sandığa beş oy fazla gönderilirken bu kez ‘fazla oy’ sayısı da artırıldı.

Ancak buna karşın oylama günü seçim kurullarına ve YSK’ye çok sayıda “Zarf ve pusula eksik” ihbarı ulaştı. Akşam saatlerinde YSK’nin mühürsüz oyların geçerli sayılmasına ilişkin kararıyla da gözler ‘paketlerden eksik çıkan ve fazla basılan pusulalar ve zarflara’ çevrildi.

Çalıntı oylar sandığa sokuldu

CHP, referandumun iptali başvurusuna gerekçe olarak bu durumu da gösterdi. YSK’ye sunulan referandumun iptali başvurusunda şu talep de yer aldı:

➥ “Sahteliğin ispatı konusunda en önemli husus sandık kurulu mührüdür. Bu konudaki ispat yolu YSK kararı ile ortadan kaldırılmıştır. Türkiye’nin birçok yerinde, oy torbalarından eksik oy pusulası ve zarf çıkmıştır. Bu yaygın usulsüzlük, YSK tarafından paketleme hatası olarak açıklanmıştır. Oysa bundan önceki seçimlerin hiçbirine bu ölçüde yaygın eksik oy pusulası gönderilmesi söz konusu olmamıştır. Seçim kurulu ve sandık kurulu mührü olmayan zarf ve sandık kurulu mührü olmayan oy pusulalarının geçersiz olması, oyların çalınarak dışarıda hazırlanıp sandığa girmesini engelleyecek bir önlemdir. YSK kararı ile mühürsüz oy pusulası ve zarfların geçerli sayılması bu önlemi etkisiz hale getirmiştir. Bu husus, sabah oy kullanma başlamadan önce sandık kurullarına yaygın şekilde eksik oy pusulası ve zarf gönderilmesi ile birlikte ele alındığında, organize olarak filigranlı oyların önceden çalınıp sonradan sandığa sokulduğunun kanıtı olmuştur.”

YSK incelemeyi de reddetti

CHP’nin YSK Temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu da CHP, HDP ve Vatan Partisi’nin referandumun iptali istemlerinin görüşüleceği toplantıdan önce kurula “Eksik pusulaların sayısı incelenerek karar verilsin” başvurusunda bulundu. Ancak YSK, bu incelemeyi yapmadan referandumun iptali istemini oy çokluğuyla reddetti.

Yakupoğlu, konu ile ilgili olarak referandumdan önceki süreçte eksikliklerle ilgili bir olağanüstülük görmediklerini, ancak yaşanan gelişmelerden sonra kendilerinin de eksik pusulaların mühürlenmeden sandığa girdiği konusunda kuşkuları bulunduğunu söyledi.

HDP’nin YSK Temsilcisi Mehmet Rüştü Tiryaki de;

➥ “Önce olağan geldi ancak mühürsüz oyların geçerli kılınması kararı ile eksik oylar birleştiğinde anlam kazandı” dedi.

‘Çalınan pusulalara mühür vurdular’

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan da yaptığı açıklamada, eksik oy ve pusulaların çalındığına inandıklarını belirtti.

Tezcan, şu ifadeleri kullandı;

➥ “Referandum sürecinde ve oylama günü yaygın bir şekilde pusula ve zarfların eksik olduğu bildirimleri gelmeye başladı. YSK’ye ‘Niye eksik’ diye sorduk, ‘Paketleme hatası’ dediler. ‘Paketleme hatası’ dediklerinin milli iradeyi paketleme planının bir parçası olduğu akşam mühürsüz oylar geçerli kabul edilince ortaya çıktı. Oy pusulalarının eksik gönderilmesi pusulaların çalındığını gösteriyor. Çalınan pusulalara dışarıda tercih mühürleri vuruldu. Ondan sonra da sandıklara sokuldu. ‘Mühürsüz oy pusulaları geçerlidir’ kararıyla da hileli oylar geçerli oldu. YSK Başkanı oyların filigranlı olduğunu söylüyor. Filigranlı olması gerçek olduğu anlamına gelmez. Oyların çalınmasına izin verir sonra da mühürsüzü geçerli sayarsan filigranı olsa ne olur olmasa ne olur?”

CHP inceliyor: 94 bin 585 seçmenli 960 sandıktan blok ‘Evet’ çıkmış. | Akademi Dergisi

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, referandum, chp, aym, aihm, kemal kılıçdaroğlu, recep tayyip erdoğan, bülent tezcan, ysk, blok oy,

CHP, 960 sandıktan blok olarak ‘Evet’ çıktığını belirledi.

Mevcut yasada aksi yazılmasına rağmen, referandumda sandıklar kapatıldıktan kısa süre sonra mühürsüz oy pusulası ve zarfların da geçerli sayılacağını duyuran YSK’ya muhalefet tepki göstermiş, seçimin ‘şaibeli’ olduğu yorumları yapılmıştı.

Yaklaşık 1000 sandıktan blok ‘Evet’!

Hürriyet’ten Rifat Başaran’ın haberine göre, CHP sandıkları inceliyor.

CHP’nin verilerine göre 16 Nisan’daki referandumda 94 bin 585 seçmenli 960 sandıkta blok ‘Evet’, 7 bin 583 kişinin oy kullandığı 173 sandıkta blok ‘Hayır’ oyu çıktı.

Ayrıca yüzde 90’ı ‘Evet’ çıkan sandık sayısı 1 milyon 862 bin 505 seçmenli 9 bin 741 olurken, yüzde 90’ı ‘Hayır’ çıkan 4 bin 331 sandıkta da 1 milyon 73 bin 669 kişi oy kullandı.

Buna göre 27 bin 685 seçmeni olan 2 bin 612 sandıkta, daha fazla oy kullanıldığı, bunlardan 302’sinde yüzde 100 ‘Evet’ oyu çıktığı da belirlendi.

Dört seçenek masada

Yüksek Seçim Kurulu, referandumun iptali için yapılan başvuruları bire karşı 10 oyla reddetmişti.

Partinin merkez yürütme kurulunda (MYK) YSK’nın ret kararına karşı ne yapılacağı da konuşuldu.

CHP, ‘Önce AYM’ye, reddedilirse AİHM’ye gitmek’, ‘Doğrudan iç hukuk yolları tükenmiştir diyerek AİHM’ye gitmek’, ‘AYM’ye gidip sonuç ne olursa olsun AİHM’ye gitmemek’ ve ‘YSK kararını yeterli bularak AYM’ye de AİHM’ye gitmemek’ seçeneklerini gündemine aldı.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partinin ne yapması gerektiği konusunda istişarede bulunacak. Buna göre Kılıçdaroğlu, önce meclis grubunun, 25 Nisan’da da parti meclisinin görüşlerini alacak.

CHP’nin alacağı karar da 26 Nisan’daki MYK’da netleşecek.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, dün dört seçeneği teknik olarak değerlendirmek için hukukçularla bir araya geldi.

AYM veya AİHM’e başvuru yapılabilmesinin detayları ele alındı, seçimlerin yargı yetkisi içinde olup olmadığı tartışıldı.

Tezcan şunları söyledi:

➥ “Benim hukuki görüşüme göre gidilebilir. Ama bu konuda farklı görüşler de olabilir. Siyasi kararı alacak olan partimizin ilgili kurullarıdır. Ancak biz bu karar alınmadan tüm detayları incelemeli ve hazır etmeliyiz. AİHM, seçimin iptaline karar veremez ama mahkûm ederse uluslararası mahkemede seçimin meşru olmadığı yargı kararına bağlanır.”

Baykal’dan ‘maçı bitiren’ Erdoğan’a: Daha birinci devredeyiz, ikinci devre var.

Erdoğan ‘kararı verdi’: Bu iş bitti, halkım yüzde 52 ile ‘Evet’ dedi.

Kılıçdaroğlu’ndan, Meclis’ten çekilmeye şart: Uyum yasaları KHK ile düzenlenirse...

Kılıçdaroğlu’nun ‘niyeti yok’: Sorun milletin oyu değil, Meclis’ten neden çekilelim?

CHP vazgeçti: Meclis’ten çekilme kararı uygun bulunmadı.

CHP, ‘referandum protestosu’na hazır: Gerekirse Meclis’ten çekiliriz.

Seçmenin ne önemi var? Mühim olan AKPKK | Mehmet Fahri Sertkaya

akademi dergisi, akp'nin gerçek yüzü, evet, gizlenen gerçekler, hayır, Mehmet Fahri Sertkaya, mühürsüz oy, Recep Tayyip Erdoğan, referandum, yolsuzluk ve usulsüzlükler, ysk, yskakp'nin gerçek yüzü,

Atı çalan Üsküdar'ı böyle geçti!



AKPKK'nin "Mühürsüz oylar sayılsın" talebini kabul eden YSK, yurtdışında AKPKK'nin "Mühürsüz oylar red edilsin" isteğini ise kabul etmiş. Bu da belgesi...

Mehmet Fahri Sertkaya | Akademi Dergisi

AKPKK’nin YSK Temsilcisi Recep Özel: 'Kanunlar bazen hukuka uygun olmayabilir!' dedi. Kanun devleti mi olacağız, hukuk devleti mi? | Akademi Dergisi

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, referandum, yskakp'nin gerçek yüzü, mühürsüz oy, recep özel, yavuz oğhan, yolsuzluk ve usulsüzlükler,

AKPKK'nin Yüksek Seçim Kurulu’ndaki (YSK) temsilcisi Recep Özel, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK), anayasa değişikliği referandumuna ilişkin yapılan itirazlara dair ret kararını “Kanunlar bazen hukuka uymayabilir" sözleriyle değerlendirdi. Özel, “Asıl olan seçmen iradesini korumak" şeklinde konuştu.

"Kanun devleti mi olacağız, hukuk devleti mi?"

Özel, RS FM’de Yavuz Oğhan’dan Bidenunudinle’de konuştu. Özel şu ifadeleri kullandı:

➥ “YSK’nın iptal kararıyla ilgili bir tereddüdümüz yoktu. Çünkü referandumun iptalini gerektirecek hiçbir bulgu ve husus yoktu. Önemli olan seçmenin iradesi. Kanun devleti mi olacağız, hukuk devleti mi? Kanunlar bazen hukuka uymayabilir, kanun maddeleri adil olmayabilir. Burada YSK hukukun gereğini yerine getirmiştir. Merak etmeyin önümüzdeki süreçte zaten seçim kanunları tamamen değişecek. Değişmesi lazım.”

Özel, YSK’dan mühürsüz oy pusulalarının kabul edilmesini istediğini şöyle açıkladı:

➥ “Seçim günü birçok mühürsüz oy pusulalarının ve zarflarının kullanıldığı bilgisi geldi. Bunun altını çizerek söylemek gerekir, ilk defa bu seçimde sandık kurulu başkanları kurayla belirlendi. Eskiden bunlar devlet memurları arasından seçiliyordu. Seçilen kişiler içinde yeterince eğitim verilmemiş arkadaşlar olabilir. Geçen seçimde oy torbaları sandık kurulu başkan ve üyelerine 48 saat önce iletilmişken, bu seçimde bazı güvenlik sebepleriyle seçim sabahı gönderildi. O yüzden sandık görevlileri, oy pusulalarının hepsini mühürleyememiş olabilir. Mühür şekli bir unsur. Gerçek bir seçmene fligranlı, sahtesi yapılması mümkün olmayan bir oy pusulası verilmişse asıl olan seçmenin iradesini korumaktır."

➥ "Sahte oy pusulasıyla ilgili hiçbir iddia yok, herkes oy pusulalarının gerçek olduğunda hemfikir.”

"Halkın oyuna çıkmak YSK'nın görevi"

Referandumun iptaline ilişkin talepleri eleştiren Özel;

➥ “Asıl olan seçmen iradesini korumak. Halkın oyuna sahip çıkmak sandık kurulunun ve YSK’nın görevi. Seçmenin kabahatinin olmadığı, fligranlı, sahtesi yapılması mümkün olmayan bir oy pusulası verildiği bir durumda, esas unsur olan oy verme hakkı ve yönetime katılma istek ve arzusunu yok saymak seçmen iradesine saygısızlık olur” dedi.

'Tutanak tutulsaydı da ne kadar oy pusulasının mühürsüz olduğu bilinseydi iyi olmaz mıydı?' sorusuna ise, Özel;

➥ "Eğer oylar sayıldıktan sonra YSK böyle bir karar verseydi çok daha tartışmalı olurdu. Oylar daha sisteme düşmeden, kimin ne oy aldığı belli olmadan karar vermekle çıkması muhtemel büyük tartışmaların önüne geçti" diyerek cevap verdi.

Türkiye'de mühürsüz oy pusulalarının kabul edilip, yurt dışı oylarının iptal edilmesi kararını da değerlendiren Özel;

➥ "O karar şu anda İl Seçim Kurulu’na gitti, orada o karar kaldırılır. Sadece 4 oy torbasında sorun oldu. YSK kararı doğrultusunda iptal edilir" dedi.

İtirazların seçmen iradesine ters olduğunu dile getiren Özel;

➥ "Asıl olan seçmenin iradesinin sandığa doğru olarak yansıması mı, değil mi? YSK, seçmen iradesinin doğru bir şekilde yansıtılması için her türlü kararı almaya yetkilidir. Bunda hiçbir tereddüt yok" şeklinde konuştu.

Mansur Yavaş: "Bu kadar çok mühürsüz oy pusulasının olması mümkün değil" | Akademi Dergisi

akademi dergisi, başkanlık, bop projesi, CIA, evet, hayır, mansur yavaş, Mehmet Fahri Sertkaya, mossad, mühürsüz oy, referandum, sabetaycılar, Siyonizm,



Teknik olarak imkansız...

Mansur Yavaş: "Bu kadar çok mühürsüz oy pusulasının olması mümkün değil"

Bu video kesitinde bahsedilmemiş ama tamamı EVET oyu ile dolu milyonlarca mühürsüz zarf/pusula sisteme dahil edildi ama bununla birlikte, bir de bu güne kadar hiç görülmemiş şekilde 800 küsur bin oy geçersiz sayıldı. Henüz netleşmedi ama kuvvetle muhtemel, bunların hepsi HAYIR oylarıydı. 800 bin kişinin, oyunu geçersiz saydıracak şartlarda atmış olması da teknik olarak imkansız. Üstelik resmi sonuçlar açıklanamıyor, detaylı bilgiler verilemiyor çünkü sistemleri çökecek. Hala 800 küsur bin oyun neden geçersiz olduğunu ve sayının neden bu kadar yüksek olduğunu izaha teşebbüs etmiş bir yetkiliye bile denk gelemedik.

Bir organize suç, terör ve ihanet örgütü, dünyanın önünde, bir referandumu çalmış durumdadır. Üstelik çalıntı bu referandum ile geçen maddeler Sabetaycı gizli Yahudilerin, diğer gizli Yahudilerin, gizli Ermenilerin, CIA ve MOSSAD casuslarının, kaçak saray ile organize şekilde hazırladığı maddeler. Başkanlık sistemini isteyenin Siyonizm olduğunu, bunun BOP yani Büyük İsrail projesi için olduğu, Siyonistlerin güdümündeki batı devletlerinden yükselen tepkilerin çok cılız ve göstermelik olduğu, kısa süreye yayarak bu millete bu maddeleri ve sistemi kabullendirmek istedikleri, hemen ardından da çoktan çıkmış 3. dünya savaşında beleş asker yapacakları çok açık...

Hukuk yollarını tıkasalar bile, bizler bu çalıntı referandumla geçerli kılınan maddelerin hiçbirine hiçbir zaman itaat etmeyeceğiz. Çünkü bu referandum meşru değildir ve meşru olmadığını toplamda abartısız binlerce usulsüzlük/hile vak'ası ile ispat edebiliyoruz. Şu anda devletin başındakilerin bir devlet yöneticisi gibi değil bir çete mensubu gibi hukuk tanımaz şekilde hareket ettiklerini de... Madem ki onlar mevcut/geçerli olan hukuk bile tanımıyorlar, bizler de onların ihanet sistemini tanımıyoruz ve bu şartlarda bu, en temel hakkımız. Bu ülkeyi Siyonizme teslim edenlere, bu milleti Siyonizme satanlara itaat etmeyeceğiz. Bu hırsızlık ve ihanet çetesini çökerteceğiz

Hepsini isim isim, cisim cisim biliyoruz ve hepsinin bağlantılarını da, ihanetlerini de SOMUT DELİLLER İLE ispat edebiliyoruz. Kendi kazdıkları kuyulara düşecekler...


'Evet çıkarsa şirketi kapatırım' diyen AKAM'ın sahibi Kemal Özkiraz bütün hileleri anlattı...| Akademi Dergisi

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, referandum, kemal özkiraz, yolsuzluk ve usulsüzlükler, akam, evet, hayır, gizlenen gerçekler,

BÜTÜN HİLELERİ ANLATTI.



Sonuna kadar izleyin!



'Evet çıkarsa şirketi kapatırım' diyen AKAM'ın sahibi Kemal Özkiraz bütün hileleri anlattı...

Ve bu şekilde şu kesinleşti ki, bu kadar hileye rağmen bu sandıklardan yine de yüzde 49 oranında HAYIR çıkmışsa, aslında hilesiz gerçek sonuçlarda HAYIR oranı yüzde 60'ı bile geçmiştir.




Aktrollerin, oyları çalınan halkın sokağa dökülmesine dair korkusu o boyutta ki, akıl, mantık sırra kadem basmış. | Akademi Dergisi

abd, akademi dergisi, akp'nin gerçek yüzü, almanya, CIA, gizlenen gerçekler, ingiltere, Mehmet Fahri Sertkaya, mossad, terör örgütü, twitter, vpn,



Daha neler göreceğiz?

Burada garip olan nedir?

Bu ülkede AKPKK suç, terör ve ihanet örgütü, hangi muhalifin sitesini, blogunu, haber sitesini engellememiş? Rezillikleri iyice meydana çıkacağı hangi vakit, interneti kasten yavaşlatmamış? Tivitır mivıtır, hepsinin kökünü kazımaya, kaç açık beyandan sonra kaç kere teşebbüs etmiş?

Bu ülkede milyonlarca kişinin, istemeye istemeye, AKPKK'nin hukuksuzluğu ve terörü nedeni ile sürekli olarak VPN kullandığını ve başka ülkelerde göründüğünü bilemeyecek ya da tahmin edemeyecek evsafta mı bu AKtroller? Acaba evsaf ne demek biliyorlar mıdır...

Bir dalga ile CIA ve MOSSAD AKPKK'yi kurup iktidara getirmiş, bu herifler de bu dalganın tesiri ile fazla şişip, her şeyin uzmanı oluvermişler. Manzara tam anlamı ile bu... Ne sorsanız biliyorlar. Ne yorum yapsanız ve yanına delil getirseniz, mutlaka ama mutlaka bir itiraz yorumları vardır. Sonra üste çıkmaları da yetmez, birkaç dakika sonra size nasihat edip tavsiyeler de vermeye başlarlar.

Bir de ABD, Almanya'nın ve İngiltere'nin tavrı meydanda. Olabilecek en ama en duyarsız, itirazsız bir duruştalar. Bundan ötesini isteseler de yapamazlar ve bu adamlar Türkiye'yi sokağa dökmek için çabalayacak olsalar, yüz binle trol hesap kullanacak kadar kafayı kırmamışlardır ve buna imkanları da yoktur.

Hayat sürprizlerle doludur ama bu referandumdan HAYIR çıkması sürpriz değil, sebep sonuç ilişkisidir. | Mehmet Fahri Sertkaya

akademi dergisi, akp'nin gerçek yüzü, CIA, doğu perinçek, gizli yahudiler, hakan fidan, Mehmet Fahri Sertkaya, mossad, pkk, Recep Tayyip Erdoğan, şahenkler, ülker,


Bu kadar yolsuzluk, rüşvet, peşkeş, ihale fesatçılığı, "satıyorum var mı itirazı olan" restleri, cinayet, terör, şehit, şehit ailelerine açılan davalar, meclisi PKK'lilerle doldurmalar, BOP, top, ibne, zinanın serbestliği, misyonerlik, yıkılan yuvalar, aldatılınca hesabını hukuk yoluyla soramayan eşler, boşandığı eşine bir ömür köle edilen erkekler, aile bakanlığı üzerinden götürülen milyarlarca lira, yardım kömürlerinden vurulan vurgunlar, maden faciaları ve sonrasında sergilen hukuksuzluklar, tehdit edilen, vurulan, sürülen savcılar, hakimler, uyuşturucudan bonzaiden öldürülen gençler, Suriye'den petrol, insan, fuhuş için genç kız ve kadın, organ için insan kaçakçılığı, inatla Suriyeli sözde mültecilere bakma, hatta vatandaş yapma, vatandaştan fazla hak verme, üniversitelere sınavsız alma, maaş bağlama, vatandaşın faturalarını üç beş katı dayama, açılımlar, saçılımlar, yüzlerce kere kendini yalanladığın açıklamalar, saray danışmanlarının kimler olduğu, sarayda çevirdiği rezillikler, darbe tiyatrosu, vatandaşla askerin kasten karşı karşıya getirilmesi, köprüden atılan, işkence ile canı alınan masum vatan evlatları, ceza evlerindeki beş yüzden fazla bebek, suçlarının ne olduğu belli olmayan ve hala yargılanmamış sayısız hamile kadın, PKK li Doğu Perinçek ile alış verişlerin, gölge CIA İbrahim Kalın, gizli yahudi Zapsular, Şahenkler, Ülkerler, 3. hava limanı vurgunları, yaptık dediğiniz her şeyin altından kandırmaca çıkması ve milletin 20-30 sene amele gibi onlara çalışacak olması, normalin 20 katına mal olmaları ve daha tek tek saysak ciltle kitap olacak şeylerden sonra EVET çıkmasını da beklersen, çıkan HAYIR sana göre sürpriz olabilir ama aslında yaşanan sebep sonuç ilişkisidir.

Ve rest çektiğimin Tayyip'i, EVET çıkmış rolü oynaman, ardından da her zaman olduğu gibi hukuk tanımaman kazandığın anlamına da gelmez. Elde bin türlü somut ispat var. Yukarıda kısaca özetlenenlere değil, onlara zaten var da bu seçimi kazanmadığına dair de elde bin türlü somut delil var.

Sakın bu yoldan dönme Tayyip! Millete hizmet diye geldiğin o yerden bu milleti hiçe saymaya ve tehdit etmeye ve haklarını ihlal etmeye de devam et. Bakalım sen mi, senin etrafında doluşmuş suçlular, CIA ve MOSSAD'ın adamları ve patronları mı güçlü, bu millet mi güçlü ve nasıl yargılanıyorsun, yargılanıyorsunuz hep birlikte göreceğiz.

Şimdi gücün yetiyorsa on milyonlarca HAYIRcıyı, toptan terörist ve vatan haini ilan ettiğin bunca insanı da içeri tık? Gücün yetmiyorsa seni eline düşürdüklerini güle oynaya ve defalarca basın yolu ile duyuran Doğu Perinçek ve karanlık çevresinden destek al. Gücün yetiyorsa twitter mivıttır, ne varsa kökünü kazı. Şimdi de şehit ailelerini dava et, adaya temsilcini gönder. Senin bir gücün olsa, bu kadar aleyhine iş çeviren ve İsrail'le danışıklı dövüşülerek markalaştırılan o Hakan Fidan'ı oradan alırdın. Elinde bunun için malzeme çok, ispatlı suçu da çok ama haydi gücünü göster ve al?

Şimdi işine gelmeyen yayınlarını tamamen hukuksuz ve keyfi olarak engellediğin kişi sana "haddini bil, hukuk tanı" deyince sitesini toptan yasaklat, öyle mi?

Haydi görelim seni, rest çekiyoruz, gücün ne kadar görmek istiyoruz. Yaptığın her hukuksuzluğa karşı da restimizin dozunu artıracağız. Sana hukuki sınırlar dahilinde hesap soracağız. Biz milletiz ve bil ki, ne rol oynarsan oyna, çalınmış bu referandumun sonuçlarını HİÇBİR ZAMAN tanımayacağız!

20 Nisan 2017 Perşembe

Seçmen iradesine saygısızlık olmasın diye mühürsüz oylar geçerli sayılmışmış, AKPKK için falan değil yani | Mehmet Fahri Sertkaya

akademi dergisi, akp'nin gerçek yüzü, evet, gizlenen gerçekler, hayır, Mehmet Fahri Sertkaya, mühürsüz oy, Recep Tayyip Erdoğan, referandum, ysk, yskakp'nin gerçek yüzü,


SEÇMEN İRADESİNE SAYGISIZLIK OLMASIN DİYE GEÇERLİ SAYILDI” diyen yalancı!

➥ Neden mühürsüzlerin TAMAMINDA evet çıktı?

➥ Neden bunların çoğu Doğudan çıktı?

➥ Neden polis ve asker marifeti ile sandık görevlileri okullardan çıkartıldı?

➥ Neden YSK'de görevli yazılımcının açıklamalarını görmüyorsunuz ve log kayıtlarını açmıyorsunuz?

➥ Neden milyonlarca oy halen sayılmamışken ve bu da somut olarak ispat edilmişken neticeyi açıklıyorsunuz? 

➥ Daha böyle onlarca mevzu var ve "Hayır hiçbir sorun olmadı. Gayet iyi geçti" yalanını söylemeye devam etmek yerine neden bunları tartışamıyorsunuz?

➥ Bu kadar hukukçunun hepsi "YSK açıkça suç işlemiştir" diyor neden mantıklı bir savunma getiremiyorsunuz?

Haddinizi aşıyorsunuz. Milletin iradesi HAYIR dedi ve mutlaka yargılanacaksınız.!

Çocuk Budistler, tıraş oldu, dua etti, manastıra kapandı ve herkes bunu neşe içinde haber yaptı...| Mehmet Fahri Sertkaya

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, budistler, içimizdeki ermenistan, içimizdeki israil, terör örgütü, siyonistler, ismail saymaz,


Çocuk Budistler, tıraş oldu, dua etti, manastıra kapandı ve herkes bunu neşe içinde haber yaptı...

Bunları dünyanın herhangi bir yerinden Müslümanlar yapsaydı, aynı kişi ve kuruluşların haberi nasıl vereceği de tartışmasızdı. Bu güne kadar, benzeri şeyleri yapan bir kaç Müslüman kuruluşunu, bunlar çocukların saçını kazıtmadıkları halde, sabah ailelerinden alıp akşam ailelerine teslim ettikleri halde, nasıl haber yaptıkları ve terör örgütü gibi göstgerdikleri de arşivlerinde YÜZ KARASI olarak duruyor.

Hele ortaokul çocuklarını sanki bebeklermiş gibi bir hava ile değerlendirip "Nasıl olur da yurtlarda tutulurlar" şeklinde tavır sergileyen, "Mevzuat var, kanun var. Açıkça kanunu ihlal ediyorlar" derken, kanun olduğu halde, şapka takmak zorunlu olduğu halde başta kendisi takmayan ve toplumun takmadığını da takmayan o İsmail Saymaz, neler söyler, neler yazardı...

Bu Budist çocukları, ortaokul çocuğu bile değil. Ağlata ağlata da olsa saçları tıraş ediliyor, sıfıra vuruluyor, hususi bir dini kıyafet dayatılıyor, ailelerinden alınıyor ve hiç çıkmamak üzere iki hafta, dini bir mekan olan Budist manastırına kapatılıyor.

Biz de diyoruz ki, Türkiye'de rejimi ele geçiren İçimizdeki İsrail'in ve İçimizdeki Ermenistan'ın ve bunların ipini elinde tutan uluslar arası Siyonist gizli teşkilatların ve ellerindeki basın ve medya kuruluşlarının, sözde davalarını hiçe çevirmek, ne kadar samimiyetsiz ve bir çoğunun nasıl da insanlıktan çıkmış adi tipler olduğunu ispat etmek, en fazla bir saatlik iş...

Mühürsüz kumpası çok önce kurmuşlar! | Akademi Dergisi

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, ysk, referandum, yskakp'nin gerçek yüzü, akp'nin gerçek yüzü, oy, chp, mühürsüz oy, yolsuzluk ve usulsüzlükler,

Referanduma bir hafta kala “Anayasa Değişikliği Halkoylaması Seçimi Sandık Sonuç Tutanağı”nın sadeleştirildiği ortaya çıktı. Yeni tutanaklarda yer verilmeyen maddeler, 16 Nisan günü yaşanan oy-pusula krizinin zeminini hazırladı. Tutanaktaki değişiklik oylama sırasında verilen "mühürsüz oylar geçerlidir" kararının çok önceden planlandığını gösterdi.


Mühürsüz oy kullanılmasının suçunu sandık kurullarına yükleyen YSK, bu zamana kadar uyguladığı “mühürsüz oylar geçersizdir” kuralından, başkanlık referandumu oylaması sürerken bir anda vazgeçmesi üzerine başlayan kriz büyüyerek sürüyor. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) tartışma yaratan “mühürsüz oylar geçerlidir” kararıyla ilgili yeni soru işaretleri ortaya çıkmaya devam ediyor.

Cumhuriyet'in haberine göre, referanduma bir hafta kala “Anayasa Değişikliği Halkoylaması Seçimi Sandık Sonuç Tutanağı”nın sadeleştirildiği ortaya çıktı. Eski sonuç tutanağında yer alan bazı önemli maddeler, referandumla ilgili hazırlanan tutanaklarda yer almadı. Yer verilmeyen maddeler, 16 Nisan günü yaşanan oy-pusula krizinin zeminini hazırladı. Tutanaktaki değişiklik oylama sırasında verilen "mühürsüz oylar geçerlidir" kararının çok önceden planladnığının göstergesi.

İşte çıkarılan o maddeler:
➥ İlçe Seçim Kurulu’ndan alınan toplam oy pusulası sayısı.
➥ Kullanılmayarak artan oy pusulası sayısı.
➥ İtiraz üzerine geçerli sayılan oy pusulası.
➥ İlçe Seçim Kurulu’ndan alınan toplam zarf sayısı.
➥ Kullanılmayarak artan zarf sayısı.
➥ Geçerli sayılan zarf sayısı.
➥ Sandıktan çıkan zarf sayısı.

İşte 13 maddede mühürsüz oy krizi:

1- "ARKASINDA MÜHÜR BULUNMAYAN OY PUSULALARI GEÇERLİ DEĞİLDİR” KURALI NEREDEN GELİYOR?''

Oy pusulalarının nasıl olacağı 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun ile düzenlendi. Yasanın 77. maddesine göre oy pusulaları ve zarflar, mühürlü olmak durumunda ve sandık kurulları seçim başlamadan önce mühürlemeyi yapmak zorunda. Yasanın 98 ve 101. maddelerine göre üzerinde sandık kurulu mührü bulunmayan zarf ve oy pusulaları “geçersiz”. Oy pusulalarının mühürlü olacağını düzenleyen 101. maddeyi de bizzat AKP 2010’da değiştirdi. Yani, mühürsüz oyların geçersiz sayılacağı kuralı, tamamen yasal bir düzenleme.

2- YSK, 2004’ten bu yana istisnasız olarak “arkasında sandık kurulu mührü bulunmayan oyları geçersiz” saydı. Hatta Bitlis’in Güroymak ilçesinde 30 Mart 2014’te yapılan belediye başkanlığı seçiminin, zarfta mühür olmadığı gerekçesiyle iptal edilerek yenilenmesine karar verildi. Kurul, başta 2010 anayasa değişikliği olmak üzere, bu zamana kadar yapılan seçimlerle ilgili hazırladığı genelgelerde, mühür şartını hep aradı. Bununla da yetinmeyen YSK; 16 Nisan referandumunun kurallarını içeren 14 Şubat 2017 tarihli genelgede de “mühürsüz oyların geçersiz sayılacağı” uyarısı yaptı. YSK; eğitimlerde de bu kuralı anlattı. Hatta YSK’nin referandumda nasıl oy kullanılacağına ilişkin sitesine koyduğu tanıtıcı broşürde, oy pusulalarının üzerinde sandık kurulu mührü bulunması gerektiğine işaret edildi. Bu broşür, halen YSK’nin sitesinde bulunuyor.

3-  SANDIK SONUÇ TUTANAKLARI BİR HAFTA KALA NEDEN DEĞİŞTİRİLDİ?

Referanduma bir hafta kala “Anayasa Değişikliği Halkoylaması Seçimi Sandık Sonuç Tutanağı” sadeleştirildi. Eski sonuç tutanağında yer alan bazı önemli maddeler, referandumla ilgili hazırlanan tutanaklarda yer almadı. İşte çıkarılan o maddeler: - İlçe Seçim Kurulu’ndan alınan toplam oy pusulası sayısı. - Kullanılmayarak artan oy pusulası sayısı. - İtiraz üzerine geçerli sayılan oy pusulası. - İlçe Seçim Kurulu’ndan alınan toplam zarf sayısı. ➥ Kullanılmayarak artan zarf sayısı. - Geçerli sayılan zarf sayısı. - Sandıktan çıkan zarf sayısı.

4- 16 NİSAN GÜNÜ YSK, İLK OLARAK HANGİ KARARI, HANGİ GEREKÇE İLE ALDI?

Doğu’daki 32 ilde saat 07.00’de, diğer illerde ise 08.00’de oy kullanma işlemi başladı. Her şey yolunda giderken ilk olarak bazı yerlerde tercih mühürü yerine evet kaşesi kullanıldığı haberleri geldi. Ayrıca, oy pusulasının arkası yerine ön yüzüne sandık kurulu mühürü vurulduğu bilgileri YSK’ye akmaya başladı. Kurul, sabah 10.00 gibi toplanarak konuyu karara bağladı ve her iki durumdaki oyların da geçerli olduğuna hükmetti. YSK, bununla da yetinmedi, gerekçesini yazarken, “arkasında sandık kurulu mührü bulunmayan oy pusulalarının geçerli olmadığı”, nedeninin de “sahte oy kullanılmasını engellemek” olarak açıklandı. Yani, bu saate kadar hukuk normal şekilde uygulanmaya devam etti.

5- YSK, “MÜHÜRSÜZ OYLAR GEÇERLİDİR” KARARINI NASIL VE NEDEN ALDI?

AKP’nin YSK Temsilcisi Recep Özel, AKP Genel Merkezi’nde kurulan Seçim Koordinasyon Merkezi’ne bazı illerde mühürsüz oy kullanıldığı haberleri geldiğini belirterek, 15:30’da YSK’ye başvurdu. Özel; tek sayfalık, basit şekilde yazılmış ve somut olay içermeyen dilekçesinde “mühürsüz oyların geçerli sayılmasını” YSK’den istedi. 11 kişilik YSK de acil olarak toplanarak AKP’li temsilcinin talebini Doğu’da sandıklar kapandıktan 5 dakika sonra kabul etti ve mühürsüz oyları geçerli saydı. Ve bir anda referandumun kaderi değişti. AKP’nin talepte bulunduğu saat ise kritik bir zaman dilimini içeriyordu. AKP Genel Merkezi’ne ulaşan sandık çıkış verileri bu saatlerde anlam kazanmaya başlandı. İddiaya göre hayır oylarının evetle başa baş gittiği anlaşıldı.

6-  KARAR NEDEN SMS İLE GÖNDERİLDİ, NEDEN NUMARA YER ALMADI?

YSK; tercih mührü yerine evet mührü kullanılan oyların geçerli olduğuna ilişkin kararını, 15.54’te SMS ile sandık kurullarına gönderdi. Bu mesajda, söz konusu kararın 559 numaralı karar olduğuna vurgu yapıldı. Ancak aynı YSK, tartışmalı mühür kararını saat 17.06’da sandık kurullarına SMS ile gönderirken, mesajda karar numarası yer almadı. Aynı zamanda kararın bir saat geç gönderilmesi de soru işaretine neden oldu. Ayrıca, böyle tartışmalı bir kararın gerekçesinin aynı gün yazılmaması da düşündürdü. YSK; aynı gün gerekçeyi yazmayarak imzasız, mühürsüz ve numarasız bir kararla referandumu etkiledi.

7- MÜHÜRSÜZ OYLARIN ÇOĞUNUN 32 KENTTEN 20’SİNDE EVET ÇIKAN DOĞU’DA OLMASI RASTLANTI MI?

Referandumda oy kullanmanın batıya göre bir saat erkenden başlayıp 16.00’da sona erdiği Doğu’daki 32 ilden çıkan sonuçlar ilginç. Doğu Karadeniz illerini de kapsayan 32 kentin 20’sinde evet oyları önde çıktı. Gözden uzak olan bu sandıklar 16.00’da açıldığında YSK’nin kararı henüz yayımlanmamıştı. Karar ancak bir saat sonra sandık kurulu başkanlarına gönderildi. Bu illerden çıkan evet oyları da referandumun kılpayı iktidar lehine sonuçlanmasına neden oldu. Geçerli sayılan mühürsüz oyların çoğunluğunun da bu kentlerde kullanıldığı belirtildi. Örneğin, Kayseri’nin Melikgazi ilçesinde 1046 nolu sandıktaki oyların tümünün mühürsüz olduğu öğrenildi.

8- MÜHÜRSÜZ OYLARIN SAYISI NASIL TESPİT EDİLECEK?

Sayıyı tespit etmek şu an için zor. Çünkü YSK, “mühürsüz oylar geçerlidir” kararını alıp bunları sandıklara gönderdiğinde bu karar kesinmiş gibi davrandı. Yani YSK, bu yolla itirazları baştan reddedeceğini de ilan etti. Eğer YSK; mühürsüz oyları geçerli kabul ederken, bunların sayısının evet ve hayırlara dağıtımıyla birlikte tutanak altına alınması talimatı verseydi, sayı belli olacaktı.

9- YURTDIŞINDAKİ MÜHÜRSÜZ OYLAR NEDEN GEÇERSİZ SAYILDI?

YSK’nin yurtdışı temsilciliği, yurtdışında kullanılan mühürsüz oy ve zarfların geçersiz olduğuna hükmederken, 298 sayılı kanuna atıf yaptı. Ancak aynı saatlerde YSK; önce “mühürsüzler geçersizdir” yorumunu yaptığı 559 sayılı kararı sandık kurulu başkanlarına mesajla gönderdi. Sandık kurulu başkanları, bu yorumdan yola çıkarak mühürsüz oyları geçersiz saymaya başladı. Bu sırada AKP Temsilcisi’nin başvurusu üzerine YSK, bu kez SMS ile “mühürsüz oylar geçerlidir” duyurusunu yaptı. Yani, referandum günü 3 ayrı kararın ortada dolaştığı bir kaos durumu yaşandı.

10- YSK GEREKÇESİNİ NEDEN 3. GÜN AÇIKLADI?

Gerekçenin açıklandığı 3. gün önemli. Çünkü ilçe seçim kurullarına yapılacak itirazlar için son gündü. Ayrıca CHP’nin başını çektiği parti ve sivil toplum kuruluşları, gerekçe açıklanmadan önce itirazlarını yaptı. YSK; tüm bunlardan sonra gerekçeli kararlarını açıklayarak itirazları boşa düşürdü. İtirazlar, YSK’nin gerekçesi görülmeden yazıldığı için YSK’nin eli güçlendi.

11- MÜHÜR SKANDALINDA TEK SUÇLU SANDIK KURULU BAŞKANLARI MI? SORUNUN KAYNAĞI NE?

Hayır. YSK; daha önceki seçimlerde oy pusulalarını ve diğer malzemeleri, 4 gün öncesinden sandık kurulu başkanlarına teslim ediyordu. Ancak Kurul, 16 Nisan referandumu öncesi bu kuralı değiştirerek torbaları seçim sabahı teslim etti. Ancak yasa gereği, oy torbaları sandık kurulu oluşturulduktan sonra referandum günü açılmak zorunda. Burada asıl sorun, referandumda sandık başkanlarının tarafsız memurlardan seçilmesi kuralından vazgeçilerek siyasi partilerin gösterdiği memurlar arasından seçilmesi oldu. Yeterli düzeyde eğitim verilmeyen sandık kurulu başkanları, oy verme işlemi başlamadan oy pusulalarını mühürlemeyi “unutarak” tartışmaların önünü açtı.

12- MÜHÜRSÜZ OY SKANDALININ ZAMANLAMASI NEDEN MANİDAR?

CHP; mühürsüz oyların sayısının 2,5 milyon olduğunu iddia etti. YSK ise kararında “Münferit de olsa bazı sandık kurulları”ndaki oyların mühürsüz olduğunu öne sürdü. Yani kurul, sayının çok fazla olmadığını savundu. Daha önceki seçimlerde neden bu tür kriz yaşanmadığı sorusu ise yanıtını bekliyor.

13- YSK’NIN FAZLADAN BASTIRDIĞI OY PUSULALARININ NE KADARI İADE EDİLDİ?

Sandığa giden seçmenler için 167 bin 140 sandık kuruldu. YSK’nin seçmen sayısından fazla oy pusulası basmasının nedeni, bazı oy pusulalarının kaybolması durumunda oluşacak açığı gidermekti. Referandum sırasında sandığa gitmeyen seçmenlerin kullanacağı oy pusulaları ile fazladan basılanlar tutanakla YSK’ye iade edilmek zorunda. Fazladan basılan oy pusulalarının sandığa gitmeyen seçmenler yerine kullanıldığı şüphesi var.

Skandalların ardı arkası gelmiyor: Ölülere de oy kullandırmışlar. | Akademi Dergisi

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, doğan ergün, tele1, gün bitiyor, ece zereycan, referandum, mühürsüz oy, başkanlık, oy, Fethullah Gülen, akp'nin gerçek yüzü,


Hayır ve Ötesi Koordinasyon Kurulu Üyesi Doğan Ergün şaibeli başkanlı referandumundaki hilelerle ilgili;

➥ “Biz artık ölülerin mezardan kaldırılıp oy kullandırıldığını da tespit etmiş durumdayız” dedi.

Hayır ve Ötesi Koordinasyon Kurulu Üyesi Doğan Ergün, Tele1 ekranlarında Ece Zereycan’ın sunduğu Gün Bitiyor programına konuk oldu. Şaibeli başkanlık referandumundaki hilelerle ilgili gündem yaratan ön raporlarının detaylarını açıklayan Doğan Ergün, referandum sürecindeki hileler konusunda yaptıkları çalışmanın geçmişteki referandum ve seçimler ile gelecekteki oylamalar açısından da son derece öğretici olduğunu vurguladı.

'2010'DA FETHULLAH GÜLEN'İN DEDİĞİNİ BUGÜN AKP YAPTI'

Doğan Ergün, canlı yayında çarpıcı bir tespitlerini aktararak başkanlık referandumunda ölmüş yurttaşlar adına oy kullanıldığını belirlediklerini ifade etti. Ergün;

➥ “2010 Referandumu’nda Fethullah Gülen ne dediyse, bugün Adalet ve Kalkınma Partisi ve iktidar onu yapmıştır, yapmaya gayret etmiştir. Biz burada ilk defa açıklıyoruz: Biz artık ölülerin mezardan kaldırılıp oy kullandırıldığını da tespit etmiş durumdayız” açıklamalarında bulundu.

Referandum hileleri çeşit çeşit: Tercih mühürleri nerede? | Akademi Dergisi

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, tercih, evet, hayır, referandum, çiğdem toker, ysk, yskakp'nin gerçek yüzü, akp'nin gerçek yüzü, yolsuzluk ve usulsüzlükler, agit,


Nerede bu "Tercih" yazan mühürler?

Çiğdem Toker köşesinde YSK'nın 450 bin "Tercih" yazan mühür aldığını ancak bazı sandıklarda yine de "Evet" mührünün çıktığını yazdı.

Çiğdem Toker, YSK'nın referandumdan önce ihale açarak 450 bin "tercih" yazan mühür aldığını buna rağmen seçim günü bazı sandıklarda "evet" yazan mühürlerin ortaya çıktığını anlattı. Toker, 432 bin 640 adet ihtiyaca rağmen 450 bin adet mühür alındığını hatırlattıktan sonra şu soruyu sordu:

➥ "İyi de o zaman Mayıs 2016 ihalesindeki 450 bin TERCİH kaşesinin akıbeti ne oldu? Üretilecek TERCİH mühürlerinin 10’ar binlik paketler halinde nereye, nasıl dağıtılacağına kadar ayrıntı veren bir şartname varken, bu kadar TERCİH mührü neye yetmedi de pazar günü eski EVET mühürleri kullanıldı?”

İşte Toker'İn yazısının ilgili bölümü:

➥ "DMO geçen yıl YSK için ihale açarak 450 bin TERCİH yazılı kaşe alacağını duyurmuştu. O sıra (11 Mayıs 2016) bu köşede yayımlanan yazımdan:

➥ 'En son oy kullandığımız 1 Kasım seçimlerinde mührün üzerinde EVET yazıyordu. (...) ihalede kaşe üzerinde TERCİH yazması isteniyor. (12 Eylül 2010 referandumunda da TERCİH kaşesi kullanılmıştı.)

➥ Üretilecek TERCİH mühürlerinin 10’ar binlik paketler halinde 81 ilin hangi ilçesine ve toplamda kaçar adet teslim edileceği, tek tek ve ayrıntılı bir listeyle belirlenmiş. Bu liste, ihale şartnamesinin bir parçası olarak ilan ediliyor.

Toplam TERCİH mührü sayısı 432 bin 640. İhale şartnamesinde artan kaşelerin YSK’nin göstereceği yere teslim edileceği belirtilmiş. (Fazla üretileceği şimdiden belli 17 bin 360 kaşenin, tıpkı fazla oy pusulalarında belirtildiği gibi; kaza, aksilik, afet vs. gibi nedenlerle oluşacak eksikleri kapatmakta kullanılacağını düşünmeliyiz.)'

Pazar günü bu ihaledeki TERCİH kaşeleri kullanıldı. Ama bazı sandıklarda TERCİH yerine EVET kaşesi kullanılınca, YSK gün içinde karar alıp 'Evet mührü kullanılabilir' dedi.

İyi de o zaman Mayıs 2016 ihalesindeki 450 bin TERCİH kaşesinin akıbeti ne oldu?

Üretilecek TERCİH mühürlerinin 10’ar binlik paketler halinde nereye, nasıl dağıtılacağına kadar ayrıntı veren bir şartname varken, bu kadar TERCİH mührü neye yetmedi de pazar günü eski EVET mühürleri kullanıldı?

Cumhurbaşkanı’nın halkoyuyla seçilmesi düzenlenirken, YSK’nin doğrudan ihaleyle istediğine iş vermesi serbest bırakıldı. O nedenle artık ihale sonuçları açıklanmıyor. Ancak 450 bin TERCİH kaşesi ihalesi gibi, oy pusulası ihalesini de hangi şirketin aldığı konuları önemini koruyor. Önceki seçimlerde basılmış milyonlarca adetlik fazla pusula AGİT eleştirisine konu olmuşken, bu referandumda kaç adet fazla pusula basıldığı sorusu da seçim güvenliği bakımından gazeteciliğe dahildir."

| Akademi Dergisi

BUNLARI BİLMENİZ GEREKİYOR

Facebook, WhatsApp, Instagram gibi gerçek sahibinin CIA ve MOSSAD olduğu ispat edilmiş olan Amerikan/Siyonist sosyal ağları,  bizi ve dolayısı ile sizleri, 8 senedir sansürlüyor. Sosyal ağ paylaşımlarımız, siz takipçilerin çoğuna kasten gösterilmiyor. Sayfalarımızın takipçi sayısının artmasına izin verilmiyor. 8 yıllık Akademi Dergisi Sayfası hala 20 bin takipçi sayısına bile ulaşamadı. Yüzlerce site ve blogumuzdaki yayınlarımızı, sizler bu sosyal ağlardaki sayfa ve profillerinize paylaşsanız da, o paylaşımlarınız da ayrıca sansürleniyor.

SANSÜRLENMEYİN, KANALIMIZA GELİN!

Pek çok ülkede 'Milli güvenlik sorunu" görülüp de taktik surette kararlar alınarak bitirilen, pasifleştirilen bu Amerikan/Siyoniz sosyal ağlarından uzak durun, hiçbir şekilde özelinizi buralara taşımayın. Ülkemiz için kritik anlarda, bu sosyal ağlarda sağlıklı şekilde haberleşebileceğinizi düşünmeyin. Telegram üzerinde sansürsüz haber/duyuru/paylaşım kanalı açtık, katılabilirsiniz: https://t.me/AkademiDergisi

Telefonunuzda Telegram kurulu değilse, şuradan kolayca kurabilirsiniz: https://telegram.org/
Ayrıca Telegram'ın web versiyonu da var. Onu indirip bilgisayarınıza kurup, Akademi Dergisi'nin bütün site ve bloglarından haberleri PC üzerinden de anında ve sansürsüz takip edebilirsiniz.

GİZLİLİK ESASTIR

Telegram kanalında üyeler birbirini göremez. Üyeler birbirinin isimlerini de telefon numaralarını da göremez ve kimse sizin takipçi olduğunuzu bilemez.


Ayrıca bu sitenin/blogun editörü ve yazarı olan Mehmet Fahri Sertkaya'nın kişisel Telegram profilini de ekleyebilirsiniz: https://t.me/MehmetFahriSertkaya

CHP'nin YSK Başkanı Güven'le yaptığı görüşmeden ayrıntılar: Sesler yükseldi, çok tedirginler...| Akademi Dergisi

akademi dergisi, Mehmet Fahri Sertkaya, ysk, sadi güven, chp, anadolu ajansı, erdal aksünger, gizlenen gerçekler, referandum, evet, hayır,


YSK'nın yaptığı büyük seçim usulsüzlüğüne yönelik tepkiler büyürken, CHP dün seçimin iptali için YSK Başkanı Sadi Güven'le görüştü. Görüşmeye ilişkin konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, "Çok tedirginlerdi. Diken üstünde oldukları belliydi” yorumu yaptı.

YSK'nın seçim usulsüzlüğüne yönelik öfke büyürken, dün CHP heyeti seçimin iptali için YSK'daydı.

Cumhuriyet'ten İklim Öngel'in haberine göre, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Seçim Koordinasyon Merkezi Başkanı Erdal Aksünger ve bir grup CHP’li milletvekili, referandumdaki ihlal iddilarına ilişkin YSK Başkanı Sadi Güven’i ziyaret etti. Mühürsüz oyların sayılması konusunda, “Kanaatimi söyleyemem ihsası rey olur” diyen Güven, referandum öncesinde “evet” mühürlerinin kullanılmayacağı garantisi vermesine karşın, evet mühürlerinin genel seçimlerden kalmış ve karışmış olacabileceğini söyledi.

Seçim sonuçlarının AA tarafından manipüle edildiğinin ve YSK’nin buna göz yumduğunun söylenmesi ve CHP’nin 45 dakika YSK’den veri almadığının belirtilmesinin konuşulduğu sırada seslerin yükseldiği öğrenildi. Aksünger;

➥ “Savunma mekanizması var ama net yanıt verecek durumda değiller. İtiraz dayanakları da çok zayıf. Çok tedirginlerdi. Diken üstünde oldukları belliydi” yorumu yaptı.

19 Nisan 2017 Çarşamba

AKPKK'li vekil, silahlı adamlarıyla sınıfı bastı, sandık kurulunu etkisiz hale getirdi! | Akademi Dergisi

akademi dergisi, akp'nin gerçek yüzü, dihaber, ibrahim yıldız, Mehmet Fahri Sertkaya, mühürsüz oy, oy, referandum, sandık kurulu, yolsuzluk ve usulsüzlükler,


AKPKK Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Yıldız'ın silahlı adamlarıyla oy kullanılan sınıfı bastığı ve sandık kurulunu etkisiz hale getirdiği ortaya çıktı.

AKPKK Urfa milletvekili İbrahim Yıldız'ın 20 silahlı kişiyle, sandık kurulunu etkisiz hale getirdiği ortaya çıktı.

Dihaber’in haberine göre, Yıldız ve adamlarının mühürsüz açık kahve renkli pusulaları sandığa attıkları ileri sürülürken 240 oy kullanılan sandıktan 400'den fazla oy çıktı.

| Akademi Dergisi

Boş lakırdıyı bırak BinAli, milletin kabul etttiğini kabul edemeyen asıl sensin! | Mehmet Fahri Sertkaya

akademi dergisi, akp'nin gerçek yüzü, binali yıldırım, evet, gizlenen gerçekler, gizli ermeniler, hayır, kemal kılıçdaroğlu, Mehmet Fahri Sertkaya, referandum, siyaset, yskakp'nin gerçek yüzü,



Boş lakırdıyı bırak...



Gizli Ermeni olup da kendi ekibinden yani aslında AKPKK ekibinden olan Kılıçdaroğlu'na, ''Milletin kabul ettiğini sen kabul etmesen ne yazar.' diyen boşbakan BinAli'ye sesleniyoruz.

Önce sözünü tut ve istifa et. Alemin önünde "Yeni anayasada eyalet varsa istifa ederim" dedin ve var olduğu ispat edildi, umurunda bile değil. İyice çirkinleştin.

Şimdi ise, milletin en az yüzde 6 farkla HAYIR dediği, halen açılmamış 8-10 bin sandığın olduğu, milyonlarca sahte EVET oyu kullanıldığı ve daha saymakla bitmez suç/sahtekarlık somut deliller ile ispat edildiği halde, alemin önünde yine çirkinleşiyorsun.

Sen başbakan mısın, boşbakan mısın?
Sen suçlulardan, sahtekarlık yapanlardan yana mısın, yoksa adaletten yana mı? 
Seni günlerdir birisi kandırıyor mu, yoksa bu ispatlı gerçekleri görmemek için hususi bir çaba içinde misin?

Seni anlamak mümkün değil, bize kendini tam olarak tanıtabilir misin?

Kendine gel! Siyaset sahnesini bu kadar çirkinleştirme. Bu yaptıklarının hepsinden yargılanacaksın.

Çalınan milyonlarca HAYIR oyunun hesabını sormak için sokağa dökülen halkın arkasında Siyonist George Soros mu var? | Mehmet Fahri Sertkaya

akademi dergisi, akp'nin gerçek yüzü, bop projesi, Cüneyt Zapsu, egemen bağış, evet hayır, george soros, Mehmet Fahri Sertkaya, Recep Tayyip Erdoğan, referandum, siyonistler,

Terbiyesiz herifler

Tutmuşlar da, açıkça bin türlü suçun işlendiği ve yine HAYIR sonucu çıkan bir referanduma rağmen, hukuk tanımaz ve milletin iradesini de tanımaz şekilde EVET çıkmış rolü oynayan organize bir suç, terör ve ihanet örgütünü destekliyorlar. Bir de bu AKPKK'nin asıl kurucusu olan Soros'un, şimdi hak arayan her kesimden, her görüş ve inanıştan halkın arkasında olduğu yalanını yayıyorlar.

Bakın bu fotoğrafta "Sizin en iyi ihraç ürününüz askeriniz" sözünün sahibi ve BOP'un da mimarlarından ve finansörlerinden Siyonist para babası Soros var...

BOP eşbaşkanını hala bir de devlet ve din davamızı alet ederek şakşaklayan adi herifler okusunlar, aşağıdaki kısım da geçmişte yaptığımız bir paylaşım:

BİLİYOR MUSUNUZ?

AKPKK'nin asıl kurucusu olan Siyonist Soros, Rusya'da milli güvenlik tehdidi ilan edildi

Rusya Başsavcılığı, Aralık 2016'da, ünlü Yahudi spekülatör George Soros'un kurucusu olduğu Açık Toplum Enstitüsü'nü, Rusya'nın ulusal güvenliğini tehdit ettiği gerekçesiyle ‘istenmeyen kuruluş' ilan ederek, Rus vatandaş ve kurumlarının bu kuruluşun projelerinde yer almasını yasakladı.

Rusya Başsavcılığı'ndan yayınlanan açıklamada Türkiye ve birçok ülkede bulunan Açık Toplum Enstitüsü ve Açık Toplum Enstitüsü Yardım Kuruluşu'nun faaliyetlerinin Rusya'nın ulusal güvenliğini tehdit ettiği belirtilerek, Rus vatandaş ve kurumlarının bu kuruluşların projelerinde yer almasını yasakladı.

Açıklamada ayrıca yasağın ihlal edilmesi halinde cezai yaptırım uygulanacağı veya ihlalin tekrarlanması durumunda hapis cezası verileceği ifade edildi.

Fotoğraf: Siyonizmin AKPKK projesini gerçekleştirdiği ve henüz yeni iktidara getirdiği zamanlardan... George Soros, Gürcü Yahudisi olduğu iddia edilen ve bu iddiaları hiç yalanlamayan Erdoğan ile görülüyor. Erdoğan'ın yanında ise, Kürt Yahudisi Egemen Bağış ile yine Kürt Yahudisi olduğu iddia edilen ve Amerika'da bir barda güzellik yarışmaları yaparken birden oralara gelen Egemen Bağış kadar acayip bir yükseliş ivmesi sergileyen Ömer Çelik var. Fotoğrafta yoklar ama Erdoğan'ı Erdoğan yapan kadrodan olan Cüneyt Zapsu başta olmak üzere pek çok kişi de Kürt Yahudisi... Diğerleri de Sabetaycı Yahudi, gizli Ermeni, masonlar, CIA ve MOSSAD casusları, Amerika'nın eski büyükelçileri ki bunlar da Yahudi ve Siyonistler...

Süleyman Hilmi Tunahan hazretlerinin bağlıları (Süleymancılar) hangi partiye oy verecek? | Hangi parti tercih edildi? | Mehmet Fahri Sertkaya (video)

Cemaat merkezi ( Muhterem Alihan Kuriş Beyağabey ) kararını açıkladı: KESİNLİKLE OY YOK! Kesinlikle AKP'ye ve MHP'ye oy ve...