Oruç tutamayan ihtiyar ne yapar |
Oruç tutmaya gücü yetmeyen, kendisine fıkıh kitaplarında "şeyh-i fâni"denilen çok yaşlı kimse ne yapmalıdır?
Bu durumdaki bir mü'min, oruç tutmamaları mubah olan özürlüler arasında sayılır. Zira ölünceye kadar vücuduna eksiklik gelmekte olup, tekrar kuvvet bulması âdeta mümkün görülmemektedir.
Böyle bir Müslüman'ın, her ramazan gününün orucuna bedel olarak bir fidye vermesi îcap eder.
Bu fidye, ramazân-ı şerîfin başlarında verilebileceği gibi, sonra da verilebilir; ayrıca fidye verilecek fakirlerin, birden fazla olması da şart değildir. O bakımdan 30 günün fidyesi, müteaddit fakirlere verilebileceği gibi, bir fakire bir defada da verilebilir. Hattâ İmam Ebû Yûsuf rahımehüllâha göre, bir günün fidyesi birkaç fakire de dağıtılabilir.
Fidyede böyle temlik (mülk olarak verme, sahip kılma) caiz olduğu gibi, ibâha (mubah kılma) usûlü de caizdir. Yani her günün orucuna bedel, bir fakire sabah-akşam doyacak kadar yemek yedirilmesi... Veya 30 talebenin sahurda ve iftarda doyurulması... Yahut da 60 talebeye bir öğün iftar verilmesi de yeterlidir.
Kendisini şeyh-i fâni zannedip fidye vermiş olan bir mü'min, daha sonra oruç tutabilecek hâle geldiği takdirde, verdiği fidyenin hükmü kalmaz; geçmiş günleri kaza etmesi lâzımdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.