İCMÂ, İslâmın kaynaklarındandır |
Bir gün ikindi ile akşam arasında İmâm-ı Şafiî'nin yanına ihtiyar bir zât çıkageldi. İmâm-ı Şafiî doğruldu, elbisesini düzeltip oturdu. İhtiyar da selâm verip oturdu. İmâm-ı Şafiî hürmetle o zâta baktı. O zât,
"Bir şey sormak istiyorum." dedi. İmâm-ı Şafiî:
"Buyurun, sorun." dedi. O:
"Allah'ın dininde delil olan şey nedir?" dedi.
"Allah'ın kitabıdır."
"Başka nedir?"
"Resûlüllâh'ın (s.a.v.) sünnetidir."
"Başka nedir?"
"Ümmetin ittifak ı(icmâ')dır."
"İcmâ'ın delil olduğunu nereden çıkarıyorsun?"
"Allah'ın kitabından çıkarıyorum."
"Allah'ın kitabında nerededir?" diye sorunca İmâm-ı Şafiî bir müddet düşündü (fakat âyeti bulamadı). İhtiyar:
"Sana üç gün, üç gece mühlet veriyorum. Allah'ın kitabında icmâ (ittifâk)ın delil olduğunu bulursan ne âlâ. Ama bulamazsan Allah'a tevbe et!"
İmâm-ı Şafiî'nin rengi değişti. Sonra gitti ve üç gün, üç gece dışarı çıkmadı. Üçüncü gün yüzü, elleri ve ayakları şişmiş, hasta olmuş bir hâlde geldi. Çok geçmeden o ihtiyar da geldi, selâm verdi ve oturdu:
"Delilini göster." dedi. İmâm-ı Şafiî eûzü besmele ile: (meâlen) "Her kim de kendisine doğru yol belli olduktan sonra peygambere muhalefette bulunur ve mü'minlerin yolundan (onların ittifak ve icmâ ile itikad ettikleri hususlardan) başkasına giderse biz onu gittiğine bırakırız ve kendisine cehennemi boylatırız ki o ne fena gidiştir." (Nisâ-115) âyetini okudu ve: "Allâhü Teâlâ'nın, mü'minlerin icmâ ettiklerine muhalefet sebebiyle cehenneme atması, onların icmâına uymanın farz olduğunu göstermektedir." dedi. Bunun üzerine İhtiyar:
"Doğru söyledin." dedi ve kalkıp gitti.
İmâm-ı Şafiî Hazretleri, "Bu âyeti buluncaya kadar, her gün ve gece Kur'ân'ı üç defa okudum." buyurdular.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.